Prof. Dr. Bülent Cavit Yüksel

Divertikülit Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Divertikülit ve divertiküler hastalıklar hakkında Güven Hastanesi Kolorektal Cerrahi Bölümünden Prof.Dr. Bülent Cavit Yüksel bilinmesi gerekenleri anlattı.

İçindekiler

  • Divertükül nedir?
  • Divertükülit nedenleri nelerdir?
  • Divertikülit belirtileri nelerdir?
  • Divertikülit teşhisi nasıl yapılır?
  • Divertikülit tedavisi nasıl yapılır?
  • Laparoskopik ve/veya Robotik cerrahi tedavide altın standart mıdır?
  • Kalıcı kolostomi açmak zorunda kalınıyor mu?
  • Kolostominin veya ileostominin açılması önlenebilir mi?

Divertükül nedir?

Kolon yani kalın bağırsak duvarından dışa doğru baloncuk oluşmasına divertikül denir. Divertikül sayısının artmasına ve iltihaplanması durumuna divertiküler hastalık denmektedir. Divertikül hastalığın tedavisi hastalığın seyrine göre hasta temelli değişiklik gösterir. Başlangıçta ve herhangi bir komplikasyon göstermediyse antibiyiotik ile tedavi yeterli olur. Apse, perforasyon(delinme),tıkanma, kanama ve fistül oluşturması durumunda cerrahi işlem gerektirir.

Divertükülit nedenleri nelerdir?

Kesin neden tam olarak bilinmese de İleri yaş, genetik yatkınlık, liften fakir diyet, ilaçlar, kolon motilitesinde bozulmalar, enterik nörolojik sistemdeki bozulmalar, bağırsak mikrobiatasındaki dengesizlik suçlanmaktadır.

Yaşla beraber görülme sıklığı %60-70 oranına çıkar, özellikle 50 yaş üstünde görülme sıklığı hızlanır. Batı toplumu dediğimiz Avrupa ve Amerika’da daha çok kalın bağırsağın sol tarafında görülür iken, Asya toplumlarında sıklık sağ tarafa yönelir. %70-80’ini hiçbir bulgu ve hastalık oluşturmaz iken %20’inde ölümcül olabilecek komplikasyonlara sebebiyet verebilir.

En sık görülen komplikasyon apsedir. Bunun yanı sıra bu apse ve perforasyona bağlı peritonit gelişebilir. Kanama daha çok sağ tarafta görülür. Komplikayonların daha da derinleşmesiyle kalın bağırsakta tıkanmaya ve/ve de komşu organlara hastalığı yayarak fistül denilen yollar oluşturmaya başlar. Bu yollar en sık kalın bağırsak ve mesane arasında olabilmektedir. Hasta işeme esnasında gaita geldiğinden şikâyet eder.

Divertikülit belirtileri nelerdir?

  • Tekrarlayan ve uzun süren karın ağrısı. Bu ağrı genelde sol alt tarafta ve suprapubik kısımda olur. 
  • Bağırsak alışkanlığında kabızlık veya ishal gibi değişikliklerin olması. 
  • Gaitadan kan taze kan gelmesi. 
  • Sık idrara çıkma, idrarda yanma, ani idrara sıkışma ve dirençli idrar yolu enfeksiyonları görülür. 
  • Peritonit, apse durumunda şiddetli bulantı, kusma şikâyeti ile hasta acile başvurabilmektedir.

Divertikülit teşhisi nasıl yapılır?

Çoğunluğu hiçbir bulgu ve semptom vermezler, genelde tesadüfen yapılan tetkikler ile konulmaktadır. Tanıda en etkili tetkik cihazı bilgisayarlı tomografidir. Tomografi hastalığın şiddetini, yaygınlığını ve oluşturduğu komplikasyonları en iyi tarif eden cihazdır. Tomografinin yapılamadığı durumlarda ultrasonografi veya magnetik rezonans ile tanı konulur. Kolonoskopi ayırıcı tanı ve ameliyat öncesi çıkarılacak kısmın işaretlenmesinde kullanılır.

Divertikülit tedavisi nasıl yapılır?

Tesadüfen bulunan ve herhangi bir şikâyete sebebiyet vermeyen divertiküllere herhangi bir müdahale yapılmaz. Liften zengin diyet, bol su tüketme ve egzersiz önerisi yapılır. %20 lik grupta olan ve müdahale gerektiren gruba akut non-komplike grupta ise karın ağrısı, ateş gibi bulguların şiddetine göre hasta ya ayaktan tedavi edilir ya da yatırılarak antibiyotik tedavisi yapılır.

Bu gruptaki hastalarda ataklar sık olursa, semptompların şiddeti ve sıklığı yaşam kalitesini bozar hale gelirse, yapılacak cerrahinin etkin olduğuna kanat getirilirse hasta tercihli ameliyat planlanır. Ameliyatta hedef hastalıktan etkilenen kısmın çıkarılmasıdır. Çoğunlukla sigmoid denilen ve sol tarafta olan kalın bağırsağı çıkarma işlemidir.

Komplike olan yani apse, kanama, perforasyon, fistül ve tıkanıklık gelişmiş hastalarda ameliyat kararı almak daha belirgin ve tercih nedenidir. Bu grupta amaç acil durumu kontrol edilebilir hale getirmektir. Hastayı acil durumdan çıkarıp enfeksiyonun veya diğer komplikasyonların kontrol altında olduğu elektif dediğimiz zamanda ameliyatını yapmaktır. Enfeksiyonun kontrol altına alınamadığı durumlarda acil ameliyat kararı alınabilmektedir. Bu durumda ameliyat yapılması durumunda kolostomi veya ileostomi açılma riski artmaktadır.

Laparoskopik ve/veya Robotik cerrahi tedavide altın standart mıdır?

Kapalı ameliyat tekniği denilen laparoskopik ve robotik cerrahide daha az ağrı, daha hızlı işe dönüş ve daha az az yara yeri sorunlarıyla karşılaşırız. Bu hasta grubunda özellikle enfekte olma potansiyelinden dolayı laparospik cerrahi, açık cerrahiye kıyasla morbiditeyi 4 kat azaltabilmektedir. Robotta benzer sonuçlar vermektedir.

Kalıcı kolostomi açmak zorunda kalınıyor mu?

Zaman zaman acil şartlarda açılan ve Hartman ameliyatı denilen prosedür ile alandaki enfeksiyonu kontrol etmek amacıyla geçici kolostomi açılmaktadır. Enfeksiyon geçtikten sonraki dönemde bazı hastalarda kolostominin kapatılamama durumuyla karşı karşıya kalınabilinir. Bu durum deneyimli kolon&rektum ‘yeterlilik merkezlerinde’ daha az olmasına rağmen, vardır.

Kolostominin veya ileostominin açılması önlenebilir mi?

Hastalığın şiddeti, enfeksiyonun yaygınlığı kolostomi ya da ileostomi açılma kararında belirleyici olmaktadır. Bu yüzden atak esnasında değilde elektif şartlar dediğimiz enfeksiyon olmayan dönemde yapılması tavsiye edilir.

Hastaların dikkatli takibi, cerrahın kapalı ameliyat deneyimi ve kolorektal cerrah olması, ‘kolostomi veya ileostomi’ oranını etkin bir şekilde azaltmaktadır.

Paylaş